Sessiz Çığlıklar İçin Ses: Disleksinin Sesi

HABERLER KÜLTÜR VE SANAT
Görüntüleme: 47
0 0

Sessiz Çığlıklar İçin Ses: Disleksinin Sesi Sessiz Çığlıklar İçin Ses: Disleksinin Sesi

Disleksi kavramıyla ilk karşılaşmam yıllar önce Aamir Khan’ın Her Çocuk Özeldir filmi ile olmuştu. Ne kitaplardan ne de izlediklerimden çok az sahne, cümle net kalır aklımda. Ancak filmde öyle bir sahne vardı ki yıllardır aklımdan çıkmıyor.

Okumayı öğrenmekte zorlanan, matematiksel hesaplar yapamayan haliyle okulla arası olmayan kahramanımızı, mükemmelliyetçi babası sürekli tembellikle suçlar ve kötü davranır. Çocuktaki bu farklılığın sebebini fark eden idealist öğretmenimiz çocuğun evine ziyarete gelir. Babaya çocuktaki öğrenme farklılığını anlatmaya çalışır ama pek işe yaramaz. Ardından teknolojik bir ürünün kutusunu eline alır ve babaya doğru tutar. ‘Oku!’ der, baba şaşkın bakar, okuyamaz çünkü ambalajdaki yazılar farklı bir dil ve alfabeyle yazılmıştır. O çok bilmiş, mükemmeliyetçi baba saf saf bakmaya devam ederken öğretmen daha şiddetle bağırır ve azarlamaya başlar babayı, istemediği için okumadığını numara yaptığını kaytarmak istediğini söyler. Koca gövdeli çatık kaşlı baba neredeyse koltukta silinir gider.

‘İşte oğlunuzdan beklediğiniz bu’ diyerek durumu özetler. Hayatımın sonraki aşamasında da çok fazla özel çocukla karşılaşmadım ama ne zaman biri için ‘ Nasıl olur da bunu yapamaz, anlamaz vs’ şeklinde bir fikre kapılacak olsam o sahne gelir aklıma, o kişinin gözüyle, algısıyla, birikimiyle bakmıyorsun, yargılama’ derim kendime. Filmin sinematografik açıdan kalitesini, teknik başarısını bilemem ancak meselesini, hakikaten çarpıcı, net, etkileyici ve açık bir şekilde anlatabilme açısından oldukça başarılı bir film olduğunu söyeyebilirim.

Aradan geçen bunca yıldan sonra disleksi ile ilgili bir de kitap okumak istedim. Merve Yurtsever‘in Linza Yayınları’ndan çıkmış Disleksinin Sesi kitabına yeni şeyler öğrenip konuyla ilgili biraz daha bilgi edinmeyi umarak başladım. Yazar kendi evladında varolan öğrenme farklılığı vesilesiyle disleksi ile tanışıp bu alanda eğitimler alıp eğitimler verecek düzey ve tecrübeye erişmiş. Kitapta da bu süreçte tanık olduğu, gözlemlediği, duyduğu yaşanmışlıkları derlemiş.

Kitabın türüne tam olarak deneme ya da öykü demek çok mümkün değil. Çoğunlukla disleksili bir çocuğun başından geçen bir olay, içerisinde yazarın yorumunun da bulunduğu bir kurgu ile anlatılıp yazı bitiminde de olaya dair bir değerlendirmeye yer verilmiş. Tecrübeler, tavsiyeler, konu her ne kadar kıymetli ve dikkate değer olsa da ne yazık ki kitap beklentimi karşılamadı. Konusundan bağımsız bir kitap değerlendirmesi yapacak olursam, yazarın ilk dönem Türk romanlarındaki yazarlar gibi sık sık araya girmesi okuma deneyimini baltalayan bir tarzdı. Metinlerdeki mesajlar, doğrular, yanlışlar gereğinden fazla açık olduğu halde her parçanın sonunda, çıkarmamız gereken ana fikir ve almamız gereken dersin özetlenmiş olması okuyucuya hiç güvenilmediği izlenimi veriyordu.

Üç nokta işareti her sayfada çok fazla sayıda yer alıyordu. Anlatım bozuklukları ve yazım hataları da belli bir aşamadan sonra fazlasıyla dikkat çekmekte. Bu durumun ilerleyen baskılarda düzeltilmesi gerekmektedir.

Konuyla ilgili literatürün nitelik ve nicelik yönünden zenginleşmesi ümidiyle.

Disleksinin Sesi

Merve Yurtsever

Linza Yayınları


Yazar: S. ÇELEBİ – Yayın Tarihi: 31.03.2023 09:00 – Güncelleme Tarihi: 12.03.2023 23:07

Happy
Happy
0 %
Sad
Sad
0 %
Excited
Excited
0 %
Sleepy
Sleepy
0 %
Angry
Angry
0 %
Surprise
Surprise
0 %

Average Rating

5 Star
0%
4 Star
0%
3 Star
0%
2 Star
0%
1 Star
0%

Bir cevap yazın