
- SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI
- ÜNİTE ROMAN
- Cumhuriyet Dönemi (1923-1950 Arası) Türk Romanı
- Cumhuriyet Dönemi (1950-1980 Arası) Türk Romanı
- 1980 Sonrası Türk Romanı
- Türk Dünyası Edebiyatı Romanı
- Dünya Edebiyatında Roman
Cumhuriyet Dönemi (1923-1950 Arası) Türk Romanı
Türk Edebiyatı’nın romanla tanıştığı ilk devir olan Tanzimat Dönemi’nde yazılan romanlarda teknik açıdan sıkıntı olmakla birlikte sonraki dönemlerde bu kusurlar giderilmiş ve roman tekniğinde önemli gelişmeler gözlemlenmiştir. Cumhuriyet’in ilanıyla birlikte her alanda olduğu gibi roman türünde de önemli gelişmeler yaşanmıştır. 1923-1950 yılları arasında Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda roman birçok açıdan gelişim göstermiş, farklı konularda yazılmış ve okur sayısında ciddi artış olmuştur.
Cumhuriyet’in ilk on yılında yeni devletin ve rejimin vermiş olduğu heyecanla sanatçılar Cumhuriyet rejimi, Atatürk’ün başlatmış olduğu inkılaplar, Kurtuluş Savaşı, Anadolu ve yoksulluk gibi toplumsal konulara yönelmişlerdir. Ancak daha sonraki dönemlerde yönelimlerin sayısı artmaya başlamıştır. Bazı sanatçılar toplumcu gerçekçiliğe, bazıları memleket meselelerine ve bunların dışında kalan sanatçılar da bireysel yaşam ile bireyin iç dünyasını yansıtan bir anlayışa kaymıştır.
Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nın 1923-1950 yılları arasındaki romanın gelişimini ve özelliklerini şu şekilde özetleyebiliriz:
1923-1950 Cumhuriyet Dönemi’nde Roman Özellikleri
→ 1923-1950 yılları arasında sanatçılar eserlerinde ele aldıkları konuları günlük yaşamdan alarak gözlemci-gerçekçi bir şekilde toplum sorunlarını detaya inmeden işlemiştir.
→ Cumhuriyet’in ilan edildiği ilk yıllarda sanatçıların büyük bir çoğunluğu toplumsal konulara yönelerek bazı sorunları gerçekçi bir şekilde dile getirmişlerdir.
→ Toplumdaki sorunları görüp bunu gerçekçi bir şekilde aktarma amacı olduğundan daha çok realizmin etkisi vardır.
→ Bu dönemde ön plana çıkan sanatçılar Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Halide Edip Adıvar ve Reşat Nuri Güntekin olmuştur.
→ Bu üç sanatçı Milli Edebiyat Dönemi’nde başlayan Anadolu’ya yönelme anlayışı devam ettirmekle beraber Kurtuluş Savaşı’nı ve yeni rejimi de eserlerinde ele almışlardır.
→ Cumhuriyet’in ilk yıllarında Kurtuluş Savaşı’nın tema olarak sıklıkla işlendiğini görmekteyiz. Bunda dört yanı işgal altında olan ancak destansı bir mücadeleyle büyük bir zafer kazanmanın vermiş olduğu heyecan etkili olmuştur.
→ Milli Edebiyatı Dönemi’nde başlayan Anadolu ve Anadolu halkına karşı yönelim romanlarda yoğun bir şekilde karşımıza çıkar. Büyük bir fedakârlık yapan ve destansı bir zafer kazanan Anadolu ve halkının içinde bulunduğu yoksulluk gerçekçi bir şekilde eserlerde dile getirilmiştir.
→ Ezilen halkların içinde bulunduğu durumlar, kasaba ve şehirlerde yaşayan dar gelirli insanların yaşam mücadeleleri ise toplumcu gerçekçi bir anlayışla Sabahattin Ali ile Sadri Ertem bu dönemde dile getirmiştir.
→ Ahmet Hamdi Tanpınar, Abdülhak Şinasi Hisar ve Peyami Safa da bu dönemde bireyin içsel sıkıntıları üzerine yoğunlaşmıştır.
→ Cumhuriyet’in ilk on yılında sanata hâkim olan toplumsal fayda anlayışı azaldıkça birçok sanatçının kişilerin psikolojik durumlarının tahlil edildiği psikolojik roman türüne yöneldikleri söylenebilir.
→ Halide Edip Adıvar’ın Handan, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Huzur ve Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu adlı eserleri dönemin psikolojik roman örnekleri arasında yer almaktadır.
→ Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Yaban, Kemal Tahir’in Devlet Ana adlı romanları tezli roman örnekleri olarak dikkat çeker.
→ 1940’lı yıllarda dünya savaşının açtığı yıkım, iki kutuplu dünyanın ve sanayileşmenin getirmiş oldukları sıkıntılar ile göç sorunu ele alınmıştır.
→ Bu yıllarda bu türde görülen önemli gelişmelerden birisi de köy romancılığıdır. Köy gerçekleri romanlarda güçlü bir gözlemle dile getirilmiştir.
Cumhuriyet Dönemi (1950-1980 Arası) Türk Romanı
1950-1980 arası Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında roman türü, diğer birçok türde olduğu gibi bir gelişim göstermiş ve bu dönem romanlarında birçok farklı yönelim ortaya çıkmıştır. 1950-1980 arası roman türü incelenirken ortaya çıkan bu yönelimler göz önünde bulundurulmalıdır.
1950-1980 Arası Cumhuriyet Dönemi Roman Eğilimleri
Bu dönemde ortaya çıkan roman yönelimlerini şu şekilde sınıflandırabiliriz:
-
- Toplumcu gerçekçi romanlar
- Millî ve dinî duyarlılıkları yansıtan romanlar
- Modernist romanlar
- Bireyin iç dünyasını esas alan romanlar
1) Toplumcu Gerçekçi Romanlar (Köy-Kasaba Edebiyatı):
→ Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Fakir Baykurt, Talip Apaydın, Kemal Tahir, Mahmut Makal, Dursun Akçam, Necati Cumalı, Tarık Buğra gibi isimler bu dönemde köy-kasaba edebiyatı olarak da adlandırılan bir tarza yönelim göstermişlerdir.
→ Bu yazarlar eserlerinde toprak kavgaları, tarımın makineleşmesi, köyden kente göç, düzensizlik ve sınıfsal farklılıklar gibi toplumsal sorunları işlemişlerdir.
→ Yazarlar eserlerinde siyasi düşüncelerini de göstermişlerdir.
→ Sanat toplum içindir anlayışıyla yazılan eserlerde halkın yerel ağızdaki dil özellikleri de gösterilmiştir.
→ Toplumcu gerçekçi yazarlar gözlemlerini eserlere yansıttıklarından realizm akımının etkisi vardır.
2) Millî ve Dinî Duyarlılıkları Yansıtan Romanlar
→ Milli tarihe duyarlılık gösteren Mustafa Necati Sepetçioğlu ve Hüseyin Nihal Atsız; tarihi olayları ve kişi ele almışlar aynı zamanda da milli konuları eserlerinde işlemişlerdir.
→ Sâmiha Ayverdi, Emine Işınsu, Sevinç Çokum, Mustafa Miyasoğlu, Ömer Okçu (Hekimoğlu İsmail), Bahaeddin Özkişi, Rasim Özdenören gibi yazarlar ise dini hassasiyeti ön planda tutarak eserlerini yazmışlardır.
3) Modernist Romanlar
→ 1960’lı yıllarda yenilikçi bir anlayışta “Modernist Roman” denilen yeni bir yönelim ortaya çıkmıştır.
→ Bu romanlarda daha çok bireyin iç dünyası, bunalımları ve yalnızlığı ele alınır.
→ Geleneksel anlatımın ve yapının dışına çıkılmıştır.
→ İç konuşma, iç çözümleme ve bilinç akışı gibi teknikler bu tarzdaki romanlarda ön plana çıkmıştır.
→ Bu anlayışta eser veren yazarların başında Yusuf Atılgan, Adalet Ağaoğlu, Ferit Edgü, Pınar Kür, Oğuz Atay gibi isimler gelmektedir.
4) Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Romanlar
→ Bu dönemde de bireyin iç dünyasını yani psikolojisini ele alan romanlar yazılmıştır.
→ Psikolojik roman olarak adlandırılan bu eserlerde bireyin psikolojisi çözümlenmiştir.
→ Bu tür eserlerin yazılmasında yazarlar psikoloji biliminden yararlanmışlardır.
1980 Sonrası Türk Edebiyatında Roman
“1980 Sonrası Türk Edebiyatında Roman” konusunu anlayabilmek için öncelikle dönemin toplumsal şartlarını bilmek gerekiyor çünkü bir sanat ürünü olan romanlarda, toplumsal değişimlerin izlerini net bir şekilde görebilmekteyiz. 1980 sonrası romanlarda yazarlar, aslında Batı edebiyatlarında çokça karşımıza çıkan ancak o güne kadar Türk edebiyatında pek fazla rastlanmayan konulara yönelmişlerdir.
1980 sonrasında Türk toplumda siyasi, ekonomik, eğitim ve kültürel alanda çok hızlı bir değişim başlamıştır. Özellikle eğitim alanındaki ilerlemeler ve toplum olarak siyasetten uzaklaşmak edebiyatımızın da çizgisini değiştirmiştir. 1980 sonrası hem hızlı bir toplumsal değişim hem de tüm dünyayı etkileyin postmodernizm akımı bu dönemde yazılan romanların içeriğini ve yönelimini de belirgin bir şekilde değiştirmiştir.
1980 Sonrası Roman Özellikleri
→ Önceki dönemlerde edebiyatımızda ağırlıklı bir yeri olan toplumcu gerçekçi roman anlayışının önemi, 1980’li yıllarda toplumsal değişimler sonucu azalmıştır.
→ Toplum hayatında siyasete bakışın değişmesiyle romanlarda psikolojik, fantastik ve bireysel konular daha sık işlenmeye başlanmıştır.
→ Romanlarımız konu olarak çeşitlenmiştir.
→ Edebiyatımızda daha önce ön planda olan modernizmin yerine postmodern romanlar edebiyatımızda sıklıkla karşımıza çıkmaya başlamıştır.
→ Postmodernist yazarların başında Orhan Pamuk, İhsan Oktay Anar, Bilge Karasu, Rasim Özdenören, Nedim Gürsel gibi sanatçılar gelmektedir.
→ Olağanüstü unsurların işlendiği fantastik roman türünde de eserler verilmiştir. Bu tür romanlarda alegorik anlatım ve hayal gücü ön plana çıkarılarak okuyucuya gizemli bir dünyanın kapıları açılmıştır.
→ Fantastik roman türünde Barış Müstecaplıoğlu, Orkun Uçar, Alp Aras, Gündüz Öğüt, Saygın Ersin gibi yazarlar eser vermiştir.
→ Polisiye roman türünde de bir gelişim gözlenmiş ve bu tür romanlarda günlük yaşamda görülmeyen, ilgi çekici gizemli konular işlenmiştir.
→ Macera ve polisiye romancılığında Osman Aysu, Ahmet Ümit, Celil Oker, Cenk Eden, Birol Oğuz gibi yazarlar eserler vermiştir.
→ 1980 sonrası romanlarda postmodernizmin etkisiyle yazarlar roman yapısında önemli değişimler yapmışlar ve çeşitli teknikler kullanmışlardır.
1980 Sonrası Romanda Kullanılan Teknikler
Üst Kurmaca
Postmodern romanlarda sıklıkla karşımıza çıkan üst kurmaca, yazarın eserde kurgu içinde kurgu yapmasıdır. Örneğin roman içindeki karakterlerden birisinin bir roman okuması üst kurmacadır.
Geleneksel romanda yazarın tasarladığı kurgular mantık sınırlarının dışına pek çıkmadığından okuyucu tarafından bu tarzdaki romanlar çok yadırganmaz. Ancak postmodern roman anlayışında mantık çizgisinin sınırları oldukça aşılır.
Metinler Arasılık
Edebi metnin alanında yer almayan resim, müzik, bilim, siyaset, din vb. alanlarda yazarların yapmış oldukları alıntıya metinler arasılık denir. Metinler arasılık, postmodern roman özelliğini yansıtan unsurlardandır.
Fantastik Öge
Gerçekleşmesi mümkün olmayan olay ve durumların, hayali ürünlerin romanlarda gerçekten olmuş gibi anlatılmasıdır.
Pastiş
Bir yazarın, başka bir yazarın eserindeki dil ve anlatım ile üslup özelliklerini taklit etmesidir.
Parodi
Bir yazarın eserindeki konuyu, başka bir yazarın eserinden örnek alarak oluşturmasına parodi denir.
İroni
Bir yazarın, başka bir sanatçının eserini biraz alay etmek biraz da okuru eğlendirmek amacıyla değiştirip yeni bir mizahi metin oluşturmasıdır.
Türk Edebiyatında Postmodern Yazarlar ve Eserleri
- Oğuz Atay – Tehlikeli Oyunlar, Korkuyu Beklerken, Tutunamayanlar
- Latife Tekin – Sevgili Arsız Ölüm
- İhsan Oktay Anar – Amat – Puslu Kıtalar Atlası, Afrasiyab’ın Hikâyeleri, Suskunlar
- Elif Şafak – Pinhan, Mahrem
- Orhan Pamuk – Kara Kitap, Benim Adım Kırmızı, Kar
- Bilge Karasu – Troyada Ölüm Vardı, Gece
- Hasan Ali Toptaş – Bir Hüzünlü Haz, Kayıp Hayaller Kitabı
- Süreyya Evren – Postmodern Bir Kız Sevdim, Kanlar Ülkesinde Karnaval
- Sema Kaygusuz – Sandık Lekesi, Yere Düşen Dualar
- Metin Kaçan – Fındık Sekiz
- Murat Gülsoy – Bu Filmin Kötü Adamı Benim, Bu Kitabı Çalın
- Leyla Erbil – Tuhaf Bir Kadın, Karanlığın Günü, Üç Başlı Ejderha
- Vüs’at Orhan Bener – Buzul Çağının Virüsü
- Buket Uzuner – Kumral Ada Mavi Tuna, Uzun Beyaz Bulut- Gelibolu, Balık İzlerinin Sesleri
- İnci Aral – Ölü Erkek Kuşlar, Yeni Yalan Zamanlar, Hiçbir Aşk Hiçbir Ölüm
BİYOGRAFİLER
MİTHAT CEMAL KUNTAY (1885-1956)
- Milli Edebiyat akımının değerlerini benimseyen Mithat Cemal Kuntay, milli konular çerçevesinde yazdığı epik-lirikşiirleriyle tanınır.
- Vatanseverlikle ilgili şiirleri onu bilinen milliyetçi şairler arasına sokar.
- Dil anlayışında Milli Edebiyat dil ve anlayışına bağlı olan Kuntay, önceleri oldukça ağır daha sonra sade bir dil kullanır.
- Şiirlerini, “Türk’ün Şehnamesi” ismiyle yayımlar.
- Osmanlı’nın yıkılışını anlatan “Üç İstanbul”eseri ilk ve tek romanı oldu. Mithat Cemal Kuntay, eserde II. Abdülhamit, II. Meşrutiyet ve mütareke yıllarının İstanbul’unu anlatır. Romandaki kişiler oldukça gerçekçi bir şekilde anlatılmış tahliller ayrıntılı bir şekilde sunulmuştur. Romandaki kişiler; dalkavuklar, jurnalciler, ikiyüzlü kimselerdir. Olay, Adnan ve Belkıs’ın şahsında anlatılmıştır.
Eserleri
- Üç İstanbul (roman)
- Türkün Şehnamesi (şiir)
- İstiklal Şairi Mehmet Akif (biyografi)
- Kemal, Yirmi Sekiz Kanun-ı Evvel (oyun)
- Nefais-i Edebiyya (antoloji)
- Edebiyat Defteri, Hitabet ve Münazara Dersleri ( inceleme)
ORHAN KEMAL (1914-1970)
- Türk edebiyatına işçi sınıfını ve Çukurova’yı sokan yazardır.
- Toplumcu-gerçekçi bir anlayışla işçi ve köylünün, dar gelirli memurların, işsizlerin, sokaktaki adamın sorunlarını yansıtan romanlar, hikâyeler ve oyunlar yazmıştır.
- Hayatın içinden yetişmiş bir yazar olarak dünyasını, okuduklarından çok yaşadıklarıyla ve gözlemleriyle kurmuştur.
- Konu ve kişi bulmakta hiç zorluk çekmeden, hayatına giren yüzlerce insanın kader ve direnişlerini rahatça derleyerek hikâye ve romana geçirmiştir.
- İstanbul’a gelişiyle birlikte roman konuları ve kahramanları da değişmiş; İstanbul’un kenar mahallelerinde yaşanan hayatlar, işçiler, küçük memurlar, dar gelirli insanlar, suçlu çocuklar, işsizler, aylaklar eserlerinin vazgeçilmez öğeleri olmuştur.
Eserleri:
Öykü: Ekmek Kavgası, Çamaşırcının Kızı, Sarhoşlar, Grev, 72. Koğuş, Arka Sokak, Babil Kulesi, Kardeş Payı, Mahalle Kavgası, Dünyada Harp Vardı, İşsiz, Önce Ekmek
Roman: Avare Yıllar, Baba Evi, Murtaza, Suçlu, Cemile, Bereketli Topraklar Üzerine, Vukuat Var, Devlet Kuşu, Küçücük, Gâvurun Kızı, Kanlı Topraklar, Bir Filiz Vardı, Yalancı Dünya, Üç Kâğıtçı, Sokaklardan Bir Kız, Dünya Evi, Kötü Yol, El Kızı, Eskici ve Oğulları, Hanımın Çiftliği, Gurbet Kuşları, Arkadaş Islıkları
Oyun: İspinozlar
Anı: Nazım Hikmet’le Üç Buçuk Yıl
YAŞAR KEMAL (1923-2015)
- Toplumsal gerçekçilik akımının önde gelen kişilerinden olan Yaşar Kemal, Türk edebiyatının dünyaca tanınmış romancılarının başında yer alır.
- Eserlerinde folklorik ögelere, Anadolu halkının yaşam biçimine, kırsal yaşamdaki sosyal gerçekliğe değinmiş; içten ve doğal anlatımıyla toplumu yansıtmıştır.
- Toroslar, Çukurova, Çukurova halkının ezilmişliğini, sömürülüşünü, acılarını, ağalık ve toprak sorunlarını, kan davalarını eserlerinde kendine has çarpıcı bir üslupla anlatır.
- Köy ve köylü gerçeğini abartısız ve destansı bir dille eserlerinde işler.
- Sanayileşme ile Çukurova’nın uçsuz bucaksız verimli topraklarının makineleşmeye açılmasını ve rant savaşlarını kaleme alır.
- Kahramanlarının iç dünyalarına yani ruhsal betimlemeye çok fazla önem verir.
- Türk edebiyatında modern anlamda röportajın kurucusu sayılır.
ESERLERİ
Roman
- İnce Memed I,II, III, IV, V
- Teneke
- Yılanı Öldürseler
- Orta Direk
- Yusufçuk Yusuf
- Demirciler Çarşısı Cinayeti
- Al Gözüm Seyreyle Salih
- Kuşlar da Gitti
- Deniz Küstü
- Karıncanın Su İçtiği
- Tanyeri Horozları
- Çıplak Deniz Çıplak Ada
- Tek Kanatlı Bir kuş
- Yağmurcuk Kuşu
- Ölmez Otu
- Çakırcalı Efe
- Üç Anadolu Efsanesi
- Ağrı Dağı Efsanesi
- Binboğalar Efsanesi
- Yer Demir Gök Bakır
- Fırat Suyu Kan Akıyor Baksana
- Hüyükteki Nar Ağacı
Hikâye
- Sarı Sıcak
Röportaj
- Yanan Ormanlarda Elli Gün
- Peri Bacaları
- Bu Diyar Baştan Başa
- Bir Bulut Kaynıyor
PEYAMİ SAFA (1899-1961)
- Psikolojik roman türünün edebiyatımızdaki önemli temsilcilerinden biridir.
- Eserlerinde bireyin iç dünyasını irdeleyerek topluma yönelmiştir.
- Server Bedii adıyla özellikle polisiye türde eserler yazmıştır. Yazdığı Cingöz Recai isimli polisiye serisi bir döneme damga vurmuştur.
- Eserlerinde Doğu-Batı sentezi yapması onun özgün özelliklerindendir. Bu anlayışla kültür çatışmalarını konu edindiği eserler de meydana getirmiştir.
- Peyami Safa fıkra, makale, eleştiri, hikâye ve roman türlerinde Ahmet Mithat’ın rekorunu kıracak kadar çok sayıda eser kaleme almış, başarısını en çok romanlarında göstermiştir.
- Eserlerinden en ünlüleri hasta çocukluğunu anlattığı Dokuzuncu Hariciye Koğuşu ile Doğu ve Batı karşılaştırılmasının yapıldığı Fatih Harbiye’dir.
Eserleri:
- Romanları: Şimşek, Mahşer, Sözde Kızlar,
- Bir Akşamdı, Canan, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, Fatih-Harbiye, Bir Tereddüdün Romanı, Matmazel Noralya’nın Koltuğu, Cumbadan Rumbaya, Yalnızız, Biz İnsanlar
- Öykü: Hikâyeler
- Oyun: Gün Doğuyor
TARIK BUĞRA (1918-1994)
- Son dönem edebiyatımızın en önemli romancılarındandır.
- Edebiyata Oğlumuz adlı öyküsüyle başlamıştır.
- Kurtuluş Savaşı dönemini anlatan KÜÇÜK AĞA çok ünlü bir romandır.
- Bu romanın ikinci cildi “Küçük Ağa Ankara’da” adıyla devam eder.
- “Sanat insanı yüceltmelidir.” görüşünü savunur.
- Şiirsel bir anlatımla yazdığı eserlerinde, eşya ve olayların iç yüzüne yönelmiştir.
- Romanlarının temeli insan olmakla birlikte, devrin sosyal olaylarını daha çok işlemiştir.
- Türkçeyi iyi kullanan yazar roman, hikâye, gezi yazısı, fıkra ve tiyatro türünde eserler vermiştir.
Eserleri:
- Romanları:Yalnızlar, Küçük Ağa, Küçük Ağa Ankara’da, Firavun İmamı, İbiş’in Rüyası, Gençliğim Eyvah, Dönemeçte, Yağmur Beklerken, Osmancık
- Hikâyeleri:Oğlumuz, Yarın Diye Bir Şey Yoktur, İki Uyku Arasında
- Oyunları:Ayakta Durmak İstiyorum, Akümülatörlü Radyo
YUSUF ATILGAN (1921-1989)
- Edebiyata şiirle başlamış olmasına rağmen asıl gücünü romanlarında gösterir.
- Modern anlatım tekniklerini kullanmadaki başarısıyla dikkat çekti.
- Fertlerin yabancılaşma, yalnızlık, bunalım, hayata tutunamama gibi durumlarını eserlerinde kaleme alır.
- Eserlerinde zaman zaman bilinçaltı ve psikanalitik yöntemlere başvurur.
- “Anayurt Oteli” ve “Aylak Adam” romanlarında psikolojik yabancılaşmayı ve yalnızlığı işler. “Anayurt Oteli” romanında sevgiye ulaşamayan kahramanın intiharla sonuçlanan trajedisi ön plana çıkar.
- “Anayurt Oteli” yazarın en önemli romanı olarak ön plana çıkar.
- “Aylak Adam”da çağdaş bireyin trajedisini işler. Eserde Yusuf Atılgan, geçim sıkıntısı çekmeyen bohem bir hayat tarzına sahip olan C. adlı bir kişinin gerçek sevginin peşine düştüğü zaman karşı karşıya kaldığı hayal kırıklığını vurgular.
Eserleri
Roman: Anayurt Oteli, Aylak Adam, Canistan
Öykü: Eylemci, Bodur Minareden Öte
LATİFE TEKİN (1957-…)
- İlk kitabı “Sevgili Arsız Ölüm” 1983’te yayınlandı.
- Büyülü gerçekçilik akımına da yakıştırılan bu romanının ardından peş peşe diğer romanları geldi.
- Anlatımında gerçeklerden, gözleme dayalı unsurlardan ve halk ürünlerinin anlatım tarzlarından yararlandı.
- Değişik üslubu ve yaklaşımıyla kuşağındaki edebiyatçıların önde gelen isimlerinden biri oldu.
- Son olarak 2010’da “Rüyalar ve Uyanışlar” kitabı yayımlandı.
Eserleri:
Romanları:
- Sevgili Arsız Ölüm
- Berci Kristin Çöp Masalları
- Gece Dersleri
- Buzdan Kılıçlar
- Aşk İşaretleri
- Ormanda Ölüm Yokmuş
- Unutma Bahçesi
- Rüyalar ve Uyanışlar Defteri
Senaryo
- Bir Yudum Sevgi
Anı-Kısa Anlatı:
- Gümüşlük Akademisi
ORHAN PAMUK (1952-…)
- Postmodern romanın önde gelen kişilerindendir.
- Şiir, öykü, anı, deneme türlerinde de eser veren Orhan Pamuk, “roman” türü ile ön plana çıkar.
- 12 Ekim 2006’da Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanır. Bu ödülü kazanan ilk Türk yazarı olarak tarihe geçer.
- Romanlarında Doğu-Batı sorunlarını hem kültürel hem de felsefi açıdan ele alır.
- Mutlu olmak için yazılar yazdığını söyler.
- Bazı romanlarında tarihi irdeler; bazılarında da toplumsal çözümlemelere girişir.
- Anlatımında oldukça uzun cümlelere başvurur.
- Kurgulamadaki başarısı yapıtlarının en önemli özelliği olarak ön plana çıkar.
Eserleri
Roman:
- Sessiz Ev
- Cevdet Bey ve Oğulları
- Beyaz Kale
- Yeni Hayat
- Kara Kitap
- Benim Adım Kırmızı
- Masumiyet Müzesi
- Kar
Anı: İstanbul: Hatıralar ve Şehir, Babamın Bavulu
Söyleşi: Öteki Renkler
HASAN ALİ TOPTAŞ (1958-…)
- Günümüz edebiyatının en önemli yazarlarından olan yazar, postmodern edebiyatın önemli temsilcilerinden biridir.
- Eserleri postmodernizmin etkisiyle iç içe geçmiş zamanların, düşle gerçeğin birbirine karıştığı çok katmanlı metinlerdir.
- İmgelere önem vermiş, az sözle çok şey anlatmayı benimsemiştir.
- Seçtiği kelimeler ile cümlelerin ritmine önem vermesi “roman yazan şair” olarak anılmasını sağladı.
Roman:
- Sonsuzluğa Nokta
- Gölgesizler
- Kayıp Hayaller Kitabı
- Bin Hüzünlü Haz
- Uykuların Doğusu
- Heba
- Kuşlar Yasına Gider
Öykü:
- Bir Gülüşün Kimliği
- Yoklar Fısıltısı
- Ölü Zaman Gezginleri
- Geçmiş Şimdi Gelecek
OĞUZ ATAY (1934-1977)
- Modernizmi esas alan sanatçılardan olan Oğuz Atay, postmodernizmin de edebiyatımızdaki öncülerindendir.
- Modern insanın bunalımı, yalnızlığı, toplumun aksayan yönleri, burjuvazi görüşe ferdin başkaldırışı eserlerinde işlenen konular olarak öne çıkar.
- Yapıtlarında ele aldığı konuları ironi bir tarzla işler. Yapıtları ayrıca eleştiri ve mizah içerir.
- Postmodern bir anlayışla yazdığı “Tutunamayanlar” eseri ona büyük ün kazandırır. Bu romanda küçük burjuva düzenini ve Türk aydınının acıklı güldürüsünü işler.
- “Tutunamayanlar” aynı zamanda Türk edebiyatında ilk modernist roman örneğidir.
Eserleri:
Roman: Tutunamayanlar, Bir Bilim Adamının Romanı, Tehlikeli Oyunlar
Hikâye: Korkuyu Beklerken
Oyun: Oyunlarla Yaşayanlar
Türk Dünyası Edebiyatında Roman
Türk Dünyası Edebiyatı denildiğinde aklımıza öncelikle “Türk Dünyası” kavramı gelmelidir. 20.yüzyılın başından itibaren “Türk Dünyası” kavramı kullanılmaya başlanmıştır ve bu kavram Türklerin yaşadığı coğrafyaları kastetmektedir. Türk dünyasının yayıldığı coğrafya oldukça geniştir; batıda Macaristan, doğuda ise Moğolistan’a kadar uzanır.
Türk Dünyası Edebiyatı
Türk Dünyası Edebiyatı denildiğinde de bu coğrafyada yaşayan Türk halkının oluşturmuş olduğu edebiyatı kastetmekteyiz. Geniş ancak bir o kadar farklı kültürlerle iç içe olan bu edebiyat dünyasının farklı kültürlerin etkisinde de kaldığını söylememiz mümkündür.
Türk dünyası edebiyatı denildiğinde akla gelen Kırgız, Özbek, Azeri, Türkmen, Tatar Türklerinin oluşturmuş oldukları edebiyat gelmektedir. Buralardaki çağdaş edebiyat ile Türkiye’deki edebiyat arasında sıkı bir ilişki vardır diyebiliriz.
Dil ve anlatım yönüyle oldukça gelişmiş olan bu edebiyat dünyasında başta roman olmak üzere hikaye, şiir, tiyatro gibi birçok türde eser verilmiştir.
Kırgız edebiyatının en önemli yazarlarından olan Cengiz Aytmatov ile Kırım Tatarlarından Cengiz Dağcı’nın ünü Türk dünyasını aşıp tüm dünyaya yayılmıştır.
Cengiz Dağcı romanları aracılığıyla Kırım Türklerinin yaşadıkları sıkıntıları, zulmü ve köy insanının yaşadığı zorlukları dile getirmiştir. “Onlar da İnsandı, O Topraklar Bizimdi, Yurdunu Kaybeden Adam” gibi önemli eserlere imza atmıştır.
Kırgız edebiyatının en büyük ismi olan Cengiz Aytmatov; hikâye, roman ve tiyatro türlerinde başarılı eserler vermiştir. Eserlerinde Kırgız efsane ve destanlarından yararlanan Aytmatov; aşk, doğa, savaş yılları ve vatan sevgisi temalarında eserler yazmıştır.
Türk dünyasında yazılı edebiyat kadar sözlü edebiyatın da gelişmiş olduğunu ve önemli bir yerinin olduğunu söyleyebiliriz.
Bu edebiyatların daha çok Rus etkisinde kaldığını söyleyebiliriz. Sovyetler Birliğinin yıkılmasından sonra bağımsızlıklarını kazanan Türk devletleriyle daha yakından ilişkilerin kurulmasıyla birlikte bu edebiyatları daha da yakından tanıma fırsatı bulunmuştur.
Türk Dünyası Edebiyatı Roman Yazarları
Türk dünyası edebiyatlarında başarılı romanlar yazmış yazarlardan bazılarının isimleri şu şekildedir:
Azerbaycan Edebiyatı:
Neriman Nerimanov
İsa Hüseynov
Sabir Ehmedov
Seyid Hüseyin
Tatar Edebiyatı:
Musa Akyiğit
Muhammed Zahir Bigi
Kırım Edebiyatı :
Cengiz Dağcı
İsmail Gaspıralı
Kırgız Edebiyatı :
Cengiz Aytmatov
Ali Tokombaev
CENGİZ AYTMATOV (1928-2008)
- Kırgız Türk edebiyatının dünyaca ünlü sanatçısıdır
- Hikâye ile başladığı sanat yaşamını roman ile taçlandırmıştır.
- Kırgızların efsane ve destanlarından, sözlü anlatım geleneklerinden ustaca yararlanmış, roman tekniği güçlü bir yazardır.
- Sovyetler Dönemi’ndeki baskıdan dolayı sembol ve mecazlara dayalı anlatımı sıklıkla tercih etmiştir.
- Kırgız halkının duyuş, düşünüş, ruhunu, kültürünü yansıtmıştır.
- Louis Aragon’un “Dünyanın en güzel aşk hikâyesi” olarak nitelediği “Cemile” eseri tüm zamanların en çok okunan aşk kitabı seçilir.
- Eserleri 176 dile çevrilmiştir.
Eserleri:
Roman: Selvi Boylum Al Yazmalım, Toprak Ana, Elveda Gülsarı, Beyaz Gemi, Askerin Oğlu, Gün Uzar Yüzyıl Olur, Kıyamet, Dişi Kurdun Rüyaları, Kassandra Damgası,
Dağlar Devrildiğinde – Ebedi Nişanlı (Son romanı – 2007)
Hikâye: Cemile
CENGİZ DAĞCI (1920-2011)
- Türk edebiyatının büyük romancılarından olan Cengiz Dağcı özellikle Kırım Türklerinin dramını anlattığı romanları ile büyük bir ün kazanır.
- Eserlerinde Kırım Türklerinin Rusların zulmü altındaki hayatını anlatır. Eserlerinde ayrıca kendi hayatından da kesitler sunar.
Eserleri:
Roman: Korkunç Yıllar, O Topraklar Bizimdi, Yurdunu Kaybeden Adam, Onlar da İnsandı, Ölüm ve Korku Günleri
Dünya Edebiyatında Roman
- yy; dünya edebiyatında her ülkedeki değişimin ve gelişimin yarattığı çelişkilerin, insanın iç dünyasında oluşan ikilemlerin yansıtıldığı bir dönem olur. Sanatçılar yaşamın anlamını, çağın genel görünümünü yansıtma eğilimine girerler. Gerçeğe giden yol tek olmadığı için her ülkenin yazarları yeni arayışlar, yeni yönelimler içerisindedirler.
- Dünya edebiyatında Ernest Hemingway, John Steinbeck, Stephan Zweig, Tolstoy, Dostoyevski, J. D. Salinger, Harper Lee, Gabriel Garcia Marquez pek çok önemli roman yazarı vardır.
GABRIEL GARCIA MARQUEZ (1928-2014)
- Kolombiyalı bir yazardır.
- Büyülü gerçekçilik akımının ve Latin Amerika edebiyatının yazarlarındandır.
- Büyülü gerçekçilik dendiğinde akla ilk gelen yazar olarak kabul edilir. 1982’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü almıştır.
Romanları: Yüzyıllık Yalnızlık, Aşk ve Öbür Cinler, Kırmızı Pazartesi, Kolera Günlerinde Aşk, Şili’de Gizlice, Başkan Babamızın Sonbaharı
Büyülü Gerçekçilik Akımı: Latin Amerika yazarları ve onların eserleri için kullanılan bir tanımdır. 1960’tan sonra bazı yazarların sıra dışı bir anlayış geliştirmesiyle oluşan bir yönelimdir. Latin Amerika’da yeni bir anlatım olanağı ile etkili olmuştur. Özellikle roman türünde başarılı örnekler verilmiştir. Akımın yayılmasında Avrupa ve İspanya’daki yayıncıların da etkisi büyüktür.
- Bu akımda okur, romanın içinde temel bir ögedir. Geleneksel romanın anlatım tekniklerinden uzaklaşılır. Eserlerde toplumun her kesiminden insana ait bir dil tercih edilir. Değişik kahramanlar ve anlatıcılar kullanılır.
- Gerçeklikten uzaklaşılarak düş gücüne, büyüye dayalı bir kurguya yönelinir. Gerçeküstü ve fantastik unsurlarla gerçeklik birlikte kurgulanır. Tema; düşler, hayaller, mitler, perilerle dolu masalımsı bir anlatımla verilir. Okuru her ana şaşırtan durumlar ele alınır. Sözlü halk kültürüne ait mitler, masallar, destanlar, efsaneler ve halk hikâyeleri yapı ve anlatım olanakları açısından ustaca karıştırılarak kullanılır. Anlatıcı gerçek ve doğal olanı aktarırken açıklama yapmadan okuru mantıksızlığı fark etmemesi için olay örgüsünü yalın bir dille hızlı şekilde devam ettirir.
- Ayrıca anlatıcı sıklıkla ironi anlatım tekniğiyle okurun ilgisini canlı tutar. Büyülü gerçeklik; fantastik edebiyat, postmodernist edebiyat gibi yönelimlerden farklıdır.
- Jorge Luis Borges’in “Alçaklığın Evrensel Tarihi”adlı eseri büyülü gerçeklik akımının ilk eseri kabul edilir.
- Marquez’in Yüzyıllık Yalnızlıkromanı ise bu akımın en önemli eseridir.
- Türk edebiyatında büyülü gerçeklik akımının bazı özellikleri Latife Tekin, Yaşar Kemal, İhsan Oktay Anar ve Nazlı Eray gibi yazarlarda yer yer görülmektedir.